Wednesday, June 16, 2010

a Paris!



quartier juif'de dondurma yerken hipster fotolar pesindeyim.

-ve sevgili blog ve okuyuculari, tam ben bunu yazarken internet git? yeni geldi. yayinimiza kaldigimiz yerden devam ediyoruz.-

blog biraz aLmanca aci vatanliktan cikti gibi, zira Paris'e geldim ve kaldim. cumartesi gelip, carsamba sabahi (bu) donecegim Paris'ten gordugunuz gibi donmus degilim. pazartesiye kadar da buradayim. c'est la vie! kalmamin en onemli sebebi telefonda mulakat yapmam gerekliligi ve bu saatin benim trende olacagim saate denk getirilmis olmasiydi. fellowship mulakati oldugu icin kendisine gereken onemi verdim ve bileti ileriye atayim dedim, ama haftaici diger gunlerin biletleri 250 euro civari fiyatlariyla beni etkilediler sahiden. bu durumda behlul gidemez. ozgehan ve erdem'in basina yaklasik 10 gunluguna sarilmis durumdayim su durumda. peki aLmanca dediginizi duyar gibiyim? iste o biraz yalan oldu. onun yerine simdi isvicre fransizcami pis parislilere satiyorum; mesela octante, mesela nonante, ne o oyle dort yirmi bilmemne hamalligi? beyin bedavah!

Paris takdir edersiniz ki epey guzel. kendisiyle en son 99 senesinde gorusmustuk, o zaman da cok uzun kalmamistim. Louvre'u en son goreli ise neredeyse 20 sene olmus (yuvarliyorum) o yuzden gecen gun gerekli ziyaretleri yaptim. en son Louvre'da guzel aci yakalamaya calisirken makinayla yerlerde surunmek neticesinde bacaklarimin sekiz yasindaki cocuk gibi mosmor olmasini yok sayarsak gercek bir parisienne gibi sekiyorum Rue de Rivoli'de. cok sekmemem herkes acisindan iyi olabilir gerci, cunku insanin Paris'te her gordugu seyi alasi geliyor.

bu Munuh'ten ziyade Paris ziyaretine donusmus geziden notlarim simdilik boyle. aslinda yazacak cok sey vardi ama kesinti sirasinda yarisindan fazlasini unuttugumu farkettim.

bissous!

No comments:

Post a Comment